MERHABA..

Hepinize merhaba...Ben bir mutfak aşığıyım. Mutluyken ,hüzünlüyken ,huzurluyken ,sıkılmışken ,genelde gece uyku tutmamışken mutfakta ya bir şeyler yaparken bulurum kendimi yada maalesef yaptıklarımı yerken...Çocukluğumdan beri gelen bu aşkı, merakı ,öğrendiklerimi sizlerle paylaşmaya sizin paylaşacağınız fikirlerle tariflerle yeni mutfak maceraları yaşamaya karar verdim .Sizler sayfama bende aranıza hoş geldik ...


10 Eylül 2012 Pazartesi

KARAMELİZE SOĞANLI EVBURGER



  Daha önce söylemiştim hamburgerin psikolojik etkileri var üzerimde . Keyifsiz anlarımda kesinlikle iyi geliyor. Koca bir ısırık ,akan soslar ve rahatlama hissi... Biraz sevimsiz bir hafta sonu geçirdim maalesef ,bugünde hafta sonundan yadigar mide ağrımla baş başayım . Kısır döngü gibi bu baş ve mide ağrısı benim için . Keyifsizlik ,baş ağrısı üzerine birkaç gün süren mide krampları. Ama yine de yeni haftadan umutluyum . Pazar gecesi hamburgerimi yedim ,moralimi ve kalorilerimi toparladım derin bir nefes alıp yeni haftaya başladım.
Hamburger bence tamamen keyif işi. İçinin sosu , köftesi ,ekmeği , isterseniz çedarı keyfe keder değişebilir. Ama benim favorim karamelize soğanlı , kocaman köfteli burgerler. İlk önceleri yok yok hamburger dışarıda yenir desem de , artık istediğim tada bu tarifle yaklaştım . O yüzden sizlere de denemenizi öneririm. Sosunu  , peynirini istediğiniz gibi çeşitlendirebilirsiniz. Ama bir önerim var. Ben paketlenmiş küçük hamburger ekmeklerini sevmiyorum .Hem hemen dağılıveriyorlar hemde tatları hafif tatlımsı geliyor bana. Büyük bir süpermarketin fırın reyonundan kocaman , doyurucu ve kesinlikle çok lezzetli roll ekmeklerinden almanızı tavsiye ederim.
Karamelize soğana gelince yapımı oldukça basit. İnternette farklı farklı bir çok karamelize soğan tarifi var . Ben daha öce kırmızı soğanla denemiştim . Tadı biraz tatlı olmuştu.Size vereceğim tarif , bu aralar Ankara 'daki en favori hamburgerci olan Burger Story 'den . Ayrıca karamelize soğan hot doglara da çok yakışıyor bence. Hatırlarsanız New Frank's sosislileri vardı . Onların içine de sürerlerdi bu sosu. Hadi başlayalım . Buyrunn evde hamburger keyfine...

Karamelize soğan için : 
3 adet orta boy küçük küçük doğranmış beyaz soğan
1 yemek kaşığı kadar zeytinyağı
2 küp esmer şeker
1 yemek kaşığından biraz az soya sosu
bir kaç damla vişne sirkesi ( ben bunu bulamadığım için 2 damla elma sirkesi kullandım )
tuz
karabiber

Tüm malzemeleri yağ kızdıktan sonra tavaya alıyorsunuz . Kısık ateşte ara ara karıştırarak soğanlar karamelize olana kadar yavaş yavaş pişiriyorsunuz. Dilerseniz beğendiğiniz başka baharatlarla da lezzetlendirebilirsiniz.

Köfte için :
400 gr kadar orta yağlı kıyma ( yarısı yada bir kısmı kuzu olursa çok lezzetli oluyor )
1 orta boy soğan
2 diş sarımsak
1 adet kırmızı biber
1 yemek kaşığı kadar tereyağı
ekmek içi yada galeta unu
tuz , kekik, karabiber, toz kırmızı biber ve kimyon

Hamburgeri tamamlamak için : 
2 adet rool ekmeği ( yada hamburger için uygun bir ekmek )
2-3 yaprak aysberg yada marul yaprağı
1 adet dilimlenmiş domates
turşu
Ketçap, mayonez ve hardal

Köftenizi hazırlamak için soğan ve sarımsağı ve kırmızı biberin içini rendeleyin .( köfteye çok yakışıyor ) Minik parçalara böldüğünüz treyağını da ekleyerek diğer tüm malzemelerle birlikte yoğurun. Biraz kalın ve büyük hamburger köfteleri yapın. Önceden biraz ısıttığınız tavanızda yağ eklemeden ızgara olarak köftelerinizi pişirin.

Daha sonra ekmeğinize karamelize soğanı sürün. Köftenizi üzerine koyarak diğer malzemelerle de tamamlayın . Afiyet bal şeker olsun .





                                   

6 Eylül 2012 Perşembe

YAZDAN KALAN UZUN KAHVALTI MASASI


 Sağ olsunlar komşularımın bloga çok katkıları oluyor. Hepsinde ayrı marifet ,ayrı kış hazırlıkları derken banada seve seve yayınlanacak postlar çıkıyor. Resimde görmüş olduğunuz ,fotoğraflamakta zorlandığım uzunnn ve dolu dolu kahvaltı masası komşucum Serap'a ait. Masa yı gördüğümüzde kendimi açık büfede hissedip şöylee bir etrafında tur attım . Derin bir nefes alıp oturarak akşama kadar ara ara yerim düşüncesiyle ,çok keyifli ve eğlenceli bir kahvaltı yaptık.Talihsizlikten mi yoksa o kadar yemenin verdiği uyuşukluktan mıdır bilmiyorum ,maalesef sonradan masaya eklenen,erikli muhallebiyi fotoğraflamayı unutmuşum. Artık seneye ,erik mevsiminde Serap'ın ellerinden öper bemde afiyetle yiyip sizinle paylaşırım umarım.
 Yıllardır aralıklı olarak yanlızlıktan şikayet edip ,taşınmayı düşündüğüm ''dağın tepesindeki'' sitemizi artık komşularım sayesinde seviyorum. Evlendikten sonra ,şehrin merkezinden kalkıp ,buraya taşındığımda ne zorluklar çektim anlatamam . Özellikle Kaan doğduğunda kafaya huni takmama çok az kalmıştı. Şimdi daha mutluyum .Sokağa çıktığımda merhaba diyebileceğim ,neşeli güler yüzlü komşularımı seviyorum =)
Evet artık masaya döneyim .Çünkü anlatılacak çok şey var.
Karışık Kızartma

Fırında Baharatlı Patates Küpleri

Acukalı Ekmekler 


Fırında Peynirli Ekmekler

Peynir Topları

Cevizli Peynirli Kırmızı Biber Sarması 

Sizlere bu güzel masadan fırında baharatlı patates , peynir topları ve peynirli yumurtalı ekmeklerin tarifini vereceğim. Cevizli peynirli kırmızı biberler bana ait. Onları da daha sonra başka bir posta sakladım. Masada görmüş olduğunuz benim klasik limonlu kekim . Onun tarifi bu tıkta .

Fırında Baharatlı Patates Küpleri :

4-5 adet patates 
2 yemek kaşığı kadar sıvı yağ 
Toz kırmızı biber, kuru fesleğen yada biberiye , kekik ve tuz ( istediğiniz baharatları ve otları kullanabilirsiniz ) 
Patatesleri yıkayıp ,kabuklarını soyarak orta büyüklükte küpler halinde doğrayın . Biraz tuzlu soğuk suda beklettikten sonra ( bence böyle daha çıtır oluyorlar ) derin bir kaba alıp yağ ve baharatlarla harmanlayın. Yağlı kağıt serdiğiniz fırın tepsisine dökerek yaklaşık 200 derecede patateslerinizi pişirin . Eğer biraz daha kızarmış ve kıtır olmasını isterseniz son bir kaç dakika fırının ızgara ayarını  açabilirsiniz. Bence oldukça pratik ve lezzetli olan bu patatesler kahvaltı sofrasına yakıştığı kadar bir çok ana yemeğin yanına da güzel bir aperitif olacaktır.Hemde kızartılmış patateslerden se çok daha sağlıklı. 

Fırında Peynirli Ekmekler :

8- 10 dilim kadar istediğiniz bir çeşitte ekmek (  hatta bayat ekmeklerinizi kullanırsanız daha güzel olur ) 
2 yumurta 
1 çorba kaşığı yoğurt 
150 gr kadar beyaz peynir
1 adet küçük küçük doğranmış kırmızı biber 
1 yemek kaşığından biraz az tereyağı 
tuz ,pul biber ve üzerine çörek otu 
Dilerseniz içerisine sosis yada salamda ilave edebilirsiniz. 

Ekmeklerinizi dilimledikten sonra diğer tüm malzemeleri ( tereyağının yarısını ) bir kapta iyice karıştırın. 
Fırını 180 dereceye ısıttıktan sonra malzeyi ekmeklerinizin üzerine paylaştırın . Tepsinize yağlı kağıt serdikten sonra ayırdığınız tereyağından küçük parçalar alıp her bir ekmeğin altına biraz gelecek  şekilde ekmeklerinizi dizin . Ekmekler kızardığında sıcak sıcak servise hazır. Babannem küçükken kahvaltıda çok yapardı bize bu ekmeklerden. Bende bazen pazar kahvaltılarında çeşitli versiyonlarını yapıyorum . Ben genelde yağı ekmeğin üzerine sürüp sonrada malzemeyi eklerdim . Serap'ın tarifinde her ekmeğin altına biber parça tereyağı koyuyorki ekmeklerin altıda güzelce kızarsın . Hemde halis Karadeniz tereyağı olunca mis gibi koksun =)

Peynir Topları : 

Masanın bir diğer gözdesi peynir topları . Tarifi için en çok sevdiğiniz peynir çeşitlerine ama olmazsa olmaz kaşar peynirine ihtiyacınız var. Bizim tarifte

Koyun peyniri
Bol miktarda kaşar
Az olarakta tulum peyniri var .
Ayrıca taze nane , ince kıyılmış maydanoz ve dere otu var. İsminden de anlaşılacağı gibi malzemelerinizi karıştırıp istediğiniz büyüklükte , yuvarlayarak toplar elde ediyorsunuz . Sunumları da ,tatları da oldukça güzel oluyor. Bazen daha şık sunumlar elde etmek için peynir toplarını pulbiber , nane yada çörek otuyla kaplayabilirsiniz. Ama bence görüntüleri hoş olsa da dışındaki malzeme tat olarak fazla baskın oluyor . O yüzden sade hallerini daha çok seviyorum .

İşte böyle uzunn masanın uzuun postu oluyor. Sizlerin aracılıyla  Sevgili komşum Serap' a tekrar ellerine sağlık diyorum . Yine çağır ,yine gelelim . Sevgiler...

BU ARADA BU KADAR KEYİFLİ BİR POSTUN ÜZERİNE SÖYLEMEDEN GEÇEMEYECEĞİM AMA ASLINDA SÖYLEYECEK ÇOK FAZLA BİR ŞEY BULAMADIĞIM BİR KONU VAR . ALLAH TÜM ŞEHİT AİLELERİNE ÖZELLİKLE ANNELERİNE SONSUZ SABIRLAR VE GÜÇ VERSİN VE DAHA FAZLA KİMSELERİN CANI YANMASIN ...











5 Eylül 2012 Çarşamba

BİBERLER- PATLICANLAR KURUTULDU MU ?

ayşin 'nin güneşin peşinde koşan biberleri

KIŞ HAZIRLIKLARI-2 Hemen hemen her evde yapılan diğer bir hazırlık biber,patlıcan kurutmak.İster dolmalık ister yemeklik belki kavurmalık kısacası kışın afiyetle tüketebileceğiniz bir çok yemeğe dönüşüyor kurumuş sebzeler. Ben kurumuş görüntülerine bayılıyorum. İpe dizilmiş halleriyle rengarenk kolyeler anımsatırlar bana.Biraz önce eve gelirken komşum Ayşin'nin bahçesinin önünde ani bir frenle duruverdim. Bahçede çamaşırlığa asılmış biberlerin görüntüsüne bayıldım. Ayşin sağ olsun izin verdi biberlerini meşhur etmeme =) Çok da güzel bir tarif aldım hemen akabinde.Oldukça karlı bir komşu ziyareti oldu benim için . Çamaşırlık fikrini çok başarılı bulduğumu söyleyebilirim.

Tarife gelince yemeklik şeklinde doğranmış kuru patlıcan ve biberleri sıcak suda yumuşatıp ,daha sonra biraz yağ ekleyerek kavuruyorsunuz daha sonrada üzerine sarımsaklı yoğurt döküyorsunuz . Üzerine de biraz tereyağında kırmızı biber yaktınız mı bence harika olur.Hemde kışın yağda kızartmalar yiyip ,kiloları depolayacağımıza kuru sebzelerle aynı lezzeti yakalayabiliriz.
BUNLARDA BİZİM YAZLIK ÇALIŞMALARI =)

Annem hep anlatır. Eskiden her şeyi zamanında ,mevsiminde yerdik. Çünkü kışın patlıcanmış, dolma bibermiş yoktu der. Hatta maydanozlarını bile kuruturlarmış. Kurutma doğru zamanı ve bol güneşi yakaladığınız anda çokta kolay bir iş aslında. Hazır kurutulmuşlarda bile katkı maddeleri yada ilaçlar kullanarak kurutulduğunu söylüyorlar. Bu yüzden son güneşleri kaçırmayın. Kışın gözünüz manavdaki hormonlu patlıcanlarda kalmasın .
Bu arada başka hangi sebzeleri kurutarak kışa saklayabiliriz.Sizlerin de fikirlerini bekliyorum .Bol güneşler =)
BAHÇEDEN İPE YOLCULUK



mutfak aşığı: SAKIZLI KAYISI -ŞEFTALİ MARMELATI

mutfak aşığı: SAKIZLI KAYISI -ŞEFTALİ MARMELATI: Kış Hazırlıkları -1 Ehh yaz tatilleri de ,yazıları da bitti . Ağustos böcekliğini bırakıp .karınca gibi çalışmanın vakti geldi. Kış için ...

4 Eylül 2012 Salı

SAKIZLI KAYISI -ŞEFTALİ MARMELATI

Kış Hazırlıkları -1
Ehh yaz tatilleri de ,yazıları da bitti . Ağustos böcekliğini bırakıp .karınca gibi çalışmanın vakti geldi. Kış için hazırlıklar başlamalı. Derin dondurucuya sebzeler konulacak ,biberler kurutulacak, marmelatlar ,reçeller çok marifetli olanlar için tarhanası var. Ben bu konuda şanslıyım . Anane den tarhanam, babaannede erişteler, çorbalıklar,annemden sebzeler , kayınvalideden reçeller derken yuvarlanıp gidiyoruz. Ama artık birazda kendi başımın çaresine bakma vakti geldi diye düşünerek küçük adımlarla hazırlıklara başladım .
Bizim evde en çok eşim düşkün reçellere ... Kahvaltı masasında mutlaka bir iki çeşit olmalı .Benim için o kadar şart olmasa da ,ahududu ,vişne ve böğürtlene karşı özel bir sempatim vardır.Karşı komşumuzun elinde küçük pembe pembe yeni toplanmış kayısılarla gelmesiyle ve evde bir haftadır yenilmeyi bekleyen nektarinleri görünce bu tarifi denemeye karar verdim . Sonuç oldukça başarılı oldu . Bir kaç kişiye tattırılıp onay alındı.Bu yüzden rahatlıkla sizlerle ilk marmelat deneyimimi paylaşabilirim.


Malzemeler:                                                           
1 kg kayısı
1 kg nektarin ( şeftalide olabilir )
800 gr toz şeker
4-5 adet damla sakızı
2-3 damla limon suyu

Önce bir tencereye, ikiye ayırıp çekirdeklerini çıkarttığım kayısıları üzerlerini geçecek kadar su ekleyip (kabuklarını daha kolay bıraksın diye ) bir taşım kaynattım . Sizin kayısılarınız yumuşaksa gerek kalmayabilir. Daha sonra kevgirden geçirdim. Nektarinler yumuşamış olduğu için bu işleme gerek kalmadan kabuklarını soyarak onları da kevgirden geçirdim.Daha sonra üzerine şekeri ve damla sakızını ekleyip,iyice karıştırarak önce yüksek ateşte kaynadıktan sonra altını kısıp ara ara karıştırarak 1- 2 taşım kaynattım . Bu arada üzerinde biriken beyaz köpüğü almanız gerekiyor. Kaynatma işlemi bittikten sonra marmelatı kuru bir kaba aktararak üzerini temiz bir tülbentle kapatarak güneşe koydum. Ara ara karıştırarak üç gün kadar kıvamı biraz daha koyulaşınca kavanozlara doldurdum. Ağzını sıkıca kapatıp 1 gün daha güneşe  koydum . İşte bu kadar acemice marmelat yapımı ama sonuç başarılı.